23/02/2008 Cumartesi

Mersin Kent Ormanı

Erkan’ın demiratı Alamet’i uysallaştırmak için şöyle dişimize göre bir rampa bulup acaba yokuşu nasıl diye denemeye Mersin’in yukarılarına doğru yola koyulduk. Atın yağı yeni hava filtresi yeni debriyaj ve karbüratör ayarlarını yaptık  sonrasında  deh deyip düştük yola
.

     Erkan mecburen artçı . Ben o kadar ağırım ki bizim atlar ben arkada otururken yol tutmakta zorlanıyor.Bu ağırlık merkezi hikayesine ne zaman 2 kişi bir motora binsek ben kullanmak zorunda kalıyorum  J).) (Hiçde şikayetçi değil. Ach)
     Ormana doğru gidiyoruz .Çukurovalı ormana gidince ne yapar??  Kebap yapar içki içer ne yazık ki

bizim mangal yelleyecek vaktimiz yok bari açık havada birer bira içelim deyip Menteş’in oralarda bir yerden iki bira aldık. Alamet’in sırtına yeni semer vurmuşuz, aldığımız suyu  birayı burada taşırız dediydik ama yolumuz o kadar bozuktu ki şişeler içindekilerin yarısından çoğunu kapaklarından sızdırmış iki şişe almıştık ama vardığımızda yarım şişe kalmıştı. Daha da kötüsü Erkan’ın gıcır gıcır çantasının içi bira ve sarımsaklı köfteye bulanmış, çantadaki eldivenler de bu bulamaçtan nasibini almıştı.

     Yukarı çıkarken Alamet’in gazına asılamadım çünkü uzun zamandır gitmediğim bir yoldu ve cruiser bir motoru enduro bir parkurda kullanıyordum. Kent ormanının üstünde bir yerlerde geri dönüp bu atın üstünde iki ayıyla rampada nasıl kalkacağına baktık. Hiç te fena değildi.

      Denememiz bitince atımızı kent ormanının içine çektik. Çeşmesi tuvaletleri çocuklar için oyun parkı, manzara kulesi ve en önemlisi temiz havasıyla çok güzel bir yer.

Atımızı girişte bağladıktan sonra çocuk parkının sağından kıvrılıp gözetleme kulesine kıvrıldık. Kulenin tepesine kurulup manzaranın tadını      
çıkara çıkara yudumladık biramızdan kalanları. Hayvanın huyu suyu , yazın yapacağımız yollar,

Hayam şarap şiir ve sair konulardan dem vurup sohbet eyledikten sonra dönüşe geçtik

 

     Gelirken hayvanı üzmeyelim dediydim ama dönerken artık yolları bildiğimden gaza asılıp Allah ne verdiyse saldırdım rampaya. Gelirken gözümün kesmediği bir tepeyi 90km/h ile inip karşısını da 90km/h  başlayıp 80 km/h bitirince tamamdır dedik. Alamet artık olmuş. Bir de benim Karakaçan tanışsaydı şu Alamet’le